Vadeli altın satışı caiz mi? Müftü Çınar cevapladı!

Günümüzde birçok sarraf, müşterilerine çeyrek veya diğer altın türlerinde borç verip, geri ödemelerini maaş günlerinde veya uygun bir zamanda kabul ediyor. Ancak, bu işlem gerçekten caiz mi? Ankara Müftüsü Dr. Hasan Çınar’ın açıklamalarına göre, altın borç verme konusunda dikkat edilmesi gereken önemli dini hükümler var.

Altın Borcu mu, Satış mı?

Altını Satış Olarak Değerlendirmek

Birçok sarraf, müşterilerine “borç” adı altında altın verirken aslında bir satış yapıyor olabilir. Bu tür bir işlem, dini açıdan bir borç verme değil, altın satışı olarak kabul edilir. Müftü Çınar’a göre, altını müşteriye verip geri ödemeyi belirli bir zamanda yapmak, altının fiyatı o gün ne olursa olsun ödemenin o günkü değerden yapılacağı anlamına gelir.

“Borç olarak verilse bile, altının fiyatı o an konuşulmadıkça bu işlem haram kabul edilir.”

Altının Fiyatı Neden Konuşulmalı?

Altın alışverişlerinde en büyük sorunlardan biri, fiyatın belirlenmemesi ve geri ödemenin yapılacağı günün fiyatına göre hareket edilmesidir. Ancak altını borç verdiğinizde fiyatı belirlememek, dini açıdan caiz değildir. Dr. Hasan Çınar bu konuda şöyle diyor:

“Altın borcu, o anki değer üzerinden yapılmalı ve hemen ödenmelidir.”

Vadeli Altın Satışı ve Faiz Sorunu

Vadeli satışlar genellikle ticari hayatta caizdir, fakat altın gibi kıymetli metaller söz konusu olduğunda dikkatli olunmalıdır. Çünkü altının vadeli satışı, zaman faizine yani ribe-i nesie denilen duruma yol açar. Bu faiz türü, dini açıdan haramdır. Dr. Hasan Çınar bu konuda uyarıda bulunarak, “Altını vadeli satmak faiz doğurur, dolayısıyla haramdır.” demektedir. Ancak, karz-ı hasen denilen faizsiz borç verme durumu farklı bir konudur.

Karz-ı Hasen Nedir?

Altın borcu verme işlemi ancak karz-ı hasen olarak yapılabilir. Bu, faizsiz borç verme anlamına gelir ve ödendiği zaman borcun altın olarak ödenmesi esastır. Eğer borç ödeme anında altın bulunmazsa, o günkü altın fiyatına göre borç para olarak ödenebilir. Bu, alış-verişe çevirilen bir borç akdidir ve caizdir.

Sonuç: Sarrafların Uygulamalarını Gözden Geçirmesi Gerekiyor

Sarrafların, müşterilerine borç verdiği altınları doğru bir yöntemle ve dini hükümleri gözeterek işlem yapması, hem ticari hem de dini açıdan büyük önem taşıyor. Altını borç olarak verirken belirli kurallar çerçevesinde hareket etmek, hem faizden uzak durmak hem de doğru bir ticaret yapmak adına dikkat edilmesi gereken temel hususlardan biridir.

Unutmayın, altın borcu verirken fiyatı konuşmak ve karz-ı hasen kurallarına uygun hareket etmek, işlemlerinizin caiz olması için önemli bir adım.

Selam ve hürmetlerle…

Başa dön tuşu
cq9 slot