Ramazan’ın son Cuma günü kılınan namaz kaza namazlarının yerine geçer mi?

Ramazan’ın Son Cuma Günü Kılınan Namaz Kaza Namazlarını Telafi Eder mi?
Ramazan ayının son günlerinde sosyal medyada sıkça paylaşılan bir inanış dikkat çekiyor: “Ramazan’ın son cuma günü kılınacak 4 rekatlık özel bir namaz, ömür boyu kazaya kalan tüm namazların yerine geçer.” Halk arasında “kaza-i ömr” veya “ömrün kaza namazı” olarak bilinen bu uygulamanın dini bir dayanağı olup olmadığı ise tartışma konusu.
Gerçekten Böyle Bir Namaz Var mı?
Bu iddianın ne Kur’ân-ı Kerîm’de, ne de sahih hadis kaynaklarında doğrudan bir karşılığı bulunmuyor. Bu nedenle, İslam âlimleri ve yetkili dini merciler bu konuda açık bir uyarıda bulunuyor.
Diyanet Ne Diyor?
Din İşleri Yüksek Kurulu, 12.07.2017 tarihli açıklamasında bu konuya netlik getiriyor. Kurulun açıklamasına göre:
“Kur’ân’da vaktinde kılınamayan namazların kaza edilmesi ile ilgili açık bir ifade bulunmamakla birlikte, Hz. Peygamber (s.a.s.) vaktinde kılamadığı namazları kaza etmiş ve ashabına da bunu tavsiye etmiştir.”
Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:
“Kim namazı unutursa veya uyuyup kalırsa, hatırlayınca onu kılsın. Onun keffâreti ancak budur.”
(Müslim, Mesâcid 315; Buhârî, Mevâkîtü’s-Salât 37)
Bu hadis, farz namazların vaktinde kılınamadığında mutlaka kaza edilmesi gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır.
Hz. Peygamber (s.a.s.) Namazlarını Kaza Etti mi?
Evet. Hz. Peygamber’in kaza ettiği namazlara dair sahih rivayetler bulunmaktadır. Örneğin:
- Hendek Savaşı sırasında, savaşın şiddeti sebebiyle ikindi namazı kılınamamış, Efendimiz (s.a.s.) bu sebeple beddua etmiş ve akşam vakti içinde o namazı kaza ederek kılmıştır. (Müslim, Mesâcid 205)
- Hayber Seferi dönüşünde ise sabah namazı vakti geçtikten sonra uyanan Sahabe ile birlikte sabah namazını güneş doğduktan sonra kaza ettiği nakledilmiştir. (Müslim, Mesâcid 309)
Bu örnekler, mazeretli durumlarda bile namazın kazasının farz olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Peki Kasıtlı Olarak Terk Edilen Namazlar?
Kurul, unutma veya uyuma dışında, kasıtlı olarak terk edilen namazlar hakkında da önemli bir noktaya dikkat çekiyor. Kasıtlı olarak terk edilen namazlarla ilgili doğrudan bir hadis bulunmasa da, oruçla ilgili benzer bir örnek veriliyor:
“Ramazan’da kasıtlı olarak cinsel ilişkiye girerek orucunu bozan kimseye hem keffâreti hem de o günkü orucun kazasını emretmesi, bir farz ibadetin kasıtlı terk edilmesi durumunda da kazanın gerektiğine delildir.”
(Ahmed b. Hanbel, Müsned 2/208)
Bu yaklaşım, namaz gibi farz bir ibadetin bilerek terk edilmesi halinde de, kaza yükümlülüğünün ortadan kalkmadığını gösteriyor.
Kaza Namazları Nasıl Kılınır?
- Beş vakit farz namaz ile vitir namazı kaza edilir.
- Sabah namazı öğle vaktinden önce kaza ediliyorsa, sünnetiyle birlikte kılınır.
- Kaza edilen namaz, hangi durumda kazaya kaldıysa o şekilde kılınır. Seferî iken kazaya kalan namaz seferî olarak, mukimken kalan ise tam olarak kılınır. (Mevsilî, el-İhtiyâr, 1/63)
Ramazan’ın Son Cumasında Kılınan Namaz, Kaza Namazlarının Yerine Geçmez
Diyanet ve sahih kaynaklar, böyle bir namazın dinî bir dayanağının olmadığını, geçmişte kılınmayan namazların ise mutlaka tek tek kaza edilmesi gerektiğini belirtmektedir. Ramazan ayı gibi manevi yoğunluğu yüksek bir zamanda bu tür söylentilere değil, sahih kaynaklara kulak vermek gerekir.
Namaz Borçlarını Erteleme, Bugün Başla!
Geçmişte kılamadığın namazları telafi etmek için “mucizevi bir namaz” değil, samimi bir tevbe ve düzenli bir kaza planı gerekir. Bugün başla, her gün bir günün kazasını kıl, Allah’ın rahmetine sığın. Çünkü affedilmeyecek günah yok, ama sorumluluktan kaçmak affedilmez.