Selahattin Dolgun: Türk Eğitim-Sen Yıkılmayacak Bir Kaledir

Hatay’ın Hassa ilçesine de geçen Dolgun, istişare toplantısına katıldı. Toplantıda Hatay şube yönetim kurulu üyeleri, ilçe temsilcileri ve üyelerimiz hazır bulundu.
Bir konuşma yapan Selahattin Dolgun, sözlerine “Hassa’da yetkili sendika olmanın gururunu bizlere yaşatan teşkilatımızla buluştuk. İnanmış, mücadele azmi yüksek, çalışkan, fedakâr arkadaşlarımıza İlçe Temsilcimiz Erkan Sürelinin şahsında teşekkür ediyorum. Hassa ilçemizde yanan ateşin -hiç sönmeden- Hatay İl geneline, daha sonra tüm Türkiye’ye yayılacağına inancımız tamdır. Üyelerimize teşekkür ediyoruz” diyerek başladı.
Yılmadan, yıkılmadan bayrağı daha yukarılara çıkarmaya söz verdik.
Dolgun konuşmasında, Türk Eğitim-Sen teşkilatının gücüne dikkat çekerek, “Sevdanın adı Türk Eğitim Sen yıkılmayacak bir kaledir” dedi. Türk Eğitim Sen’e iftiralara atanlara, sendikacılığı Türk Eğitim Sen düşmanlığı üzerine kuranlara sert tepki gösteren Dolgun, şunları kaydetti: “Beş koldan saldırdınız. Türk Eğitim-Sen’i yıkamadınız. Sağlam temeller üzerine kurulmuş sendikamız, dünden daha güçlü bir şekilde yoluna devam etmektedir. Üyemizden iş yeri temsilcimize, ilçe temsilciliğimizden, kadın komisyonlarımıza, yönetim kurulumuzdan şube başkanlarımıza, genel başkan yardımcılarımızdan, genel başkanımıza kadar sahada ter döken, sendikamızı anlatan, mücadele eden her bir arkadaşımızdan Allah razı olsun.
Biz büyük bir aileyiz. Yılmadan, yıkılmadan bayrağı daha yukarılara çıkarmaya söz verdik. Hep birlikte başaracağız. Kendini yetkili sanan etkisiz sendika da, irili ufaklı tüm sendikamsı yapılar da işi gücü bıraktı Türk Eğitim-Sen’e saldırdı. Varsa yoksa tek dertleri bizdik. Üretmeden, çalışmadan yol göstermeden, sendikacılığı Türk Eğitim-Sen düşmanlığı üzerine kuranlara, Türk Eğitim-Sen’in yiğit teşkilat mensupları gereken cevabı vermiştir, bundan sonra da vermeye devam edecektir. Ufku olmayan, yarını görmek istemeyenler, günübirlik üye devşirmek için bizleri eleştirenler, yine ‘Türk Eğitim-Sen ve Türkiye sevdalıları haklıymış’ diyecekler. Anlaşılan sizler yanılmaktan, bizler haklı çıkmaktan yorulmayacağız.
Bizler tarafız.
Eğitim çalışanlarından yana tarafız.
Necip Türk milletinden yana tarafız.
Büyük Türk Devletinden yana tarafız.
Tarafımız, safımız hiç değişmedi, değişmeyecek.
Beş benzemez sendikaların tek ortak noktasının Türk Eğitim-Sen düşmanlığı olduğu bu yıl net olarak ortaya çıkmıştır.
Topunuz gelse de, saldırsa da, girilmemiş son kale Türk Eğitim Sen dimdik ayaktadır.
Tarih Türk Eğitim-Sen’i yazar mı bilemeyiz ancak bildiğimiz şudur ki, teşkilat mensuplarımız tarih yazmaktadır” dedi.
Ücret dengesizlikleri giderilmelidir.
Konuşmasında Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen olarak 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerine donanımlı bir şekilde hazırlandıklarını da belirten Dolgun, masada temel hedeflerinin kamu çalışanlarının haklarını en güçlü şekilde savunmak, ekonomik ve sosyal taleplerini en yüksek perdeden dile getirmek olduğunun altını çizdi. Dolgun bu noktada toplu sözleşme masasındaki taleplerinden en önemlilerinden birisinin kamuda uygulanan çarpık ücret politikalarının düzeltilmesi, kurum içinde ve kurumlar arasında ortaya çıkan ücret dengesizliklerinin giderilmesi olduğunu söyledi.
Dolgun ayrıca memura ek zammın şart olduğunu belirterek, “Artan enflasyon ve hayat pahalılığı nedeniyle mevcut maaşlar yetersiz kalmaktadır. Bu nedenle memura ek zam bir zorunluluk haline gelmiştir. Kamu çalışanlarının insanca yaşayabilecekleri bir ücret seviyesine ulaşmaları için gerekli düzenlemeler ivedilikle yapılmalıdır. Öte yandan kamu çalışanlarının alım gücünü korumak için refah payı uygulaması kalıcı hale getirilmelidir. Altı ayda bir yapılan enflasyon düzeltmelerinin ekonomik gerçeklikler karşısında yetersiz kaldığı da göz önüne alındığında, enflasyon farkı aylık olarak maaşlara yansıtılmalıdır” diye konuştu.
Vergi dilimi %15’e sabitlenmelidir.
Uygulanan vergi dilimi politikasıyla eğitim çalışanlarının yılın ilk yarısından itibaren %20’lik vergi dilimine girdiğini ve bu nedenle maaşlarında düşüşler yaşadığını kaydeden Dolgun, vergi adaleti sağlanması gerektiğini kaydederek, %15’lik vergi dilimine esas gelir matrahının en az iki katına çıkarılmasını talep etti.
Eğitim-Öğretime Hazırlık Ödeneği tüm eğitim çalışanlarına ödenmelidir.
Dolgun ayrıca, her yıl eğitim-öğretim yılı başında ödenen Eğitim-Öğretime Hazırlık Ödeneğinin, asgari ücret tutarında olacak şekilde ve hizmet sınıfı ayrımı yapılmadan tüm eğitim çalışanlarına ödenmesi gerektiğini söyledi.
Tüm ilave ek ödemeler emeklilik keseneğine dahil edilmelidir.
Dolgun, kamu çalışanlarının emekli olduklarında maaşlarında ciddi düşüş yaşandığını belirterek, bu durumun çalışanların emekli olma kararına olumsuz yönde etki ettiğini söyledi. Dolgun, tüm ilave ek ödemelerin emekli keseneği matrahına dâhil edilerek, emekli maaşı hesaplamasına katılması için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını istedi.
Sadece kadrolu istihdam yapılmalıdır.
Dolgun, kamuda sadece kadrolu memur istihdam edilmesi gerektiğini de bildirdi. Kamu hizmetinin daha etkin yürütülmesi için kadrolu istihdam dışındaki tüm istihdam türlerine son verilmesini talep eden Dolgun, “Kamuda sadece kadrolu istihdam yapılırsa, bu, hem iş güvencesi hem de maddi ve özlük haklar açısından önemli bir adım olacaktır” dedi.
Mülakat kamunun tüm alanlarından kaldırılmalıdır.
Sayın Cumhurbaşkanımızın kamuda mülakat kaldırılacak vaadi doğrultusunda kamu personeli alımında tek kriterin yazılı sınav olması gerektiğini söyleyen Dolgun, sözlü sınav uygulamasının adaletsizliklere yol açtığını belirterek, sözlü sınav uygulamasından vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı; yazılı sınavın eşitlik, şeffaflık ve adalet yönünden en uygun yöntem olduğunun altını çizdi.