Rıza Gökbayrak “Kırmızı”

Rıza Gökbayrak ilk profesyonel çalışması “Kırmızı” ile müzikseverlerle buluştu. Söz ve müziği Cüneyt Ergün imzası taşıyan şarkının video klibi İber Prodüksiyon YouTube kanalında yayında!

Rıza Gökbayrak, 15 Haziran 1988 doğumlu. Müziğe olan ilgisini 8 yaşında keşfetmiş, bunun üzerine marangoza giderek gitara benzeyen bir ahşap kestirmiştir. Bu ahşabın üzerine, ilkokulda kullanmakta olduğu kırmızı kalemler ile tel ve gitar görünümünü anımsatacak dokunuşlar, resimler yapmıştır. Gitara yalnızca görüntü olarak benzeyen bu ahşabı da kullanarak duyduğu şarkıları önce kendi kendine mırıldanmaya başlamış sonrasında bu mırıldanmalar daha yüksek seslere dönüşmüştür. İlkokulda çocuk korolarında ve özel etkinliklerde solistlik yapmıştır. Zaman zaman okul bandosunda da trampet çalarak müziğin her alanında kendini geliştirmeye devam etmiştir. Aile arasında ünü henüz küçük yaştayken yayılan Rıza Gökbayrak, 12 yaşına geldiğinde, uzun yıllar boyunca folklorik bir Türk çalgısı olan bağlama çalan ve aynı zamanda bu enstrüman konusunda eğitimler vermekte olan eniştesi tarafından fark edilmiştir. Rıza Gökbayrak’ın müzik sevgisini hisseden eniştesinin onu kursa davet etmesi bu eşsiz müzik yolculuğun başlangıcı olmuştur. Sekiz yıl bağlama eğitimi ve bir dönem şan eğitimi almıştır. Bu eğitim süresince yalnızca bağlama çalmakla yetinmemiş, bir yandan da kendi kendine gitar çalmaya devam etmiştir. Tüm bunların yanında Rıza Gökbayrak, farklı enstrümanlara da ilgisiz kalmamış; cümbüş, mızıka, perdesiz bağlama, kopuz ve Erkan Oğur’un icatları olan perdesiz gitar ve oğur sazını da öğrenip çalmıştır. Tüm bunları öğrenirken öğrencisi olduğu kursta bir dönem eğitmenlik yapmıştır. Kurs aldığı dönemde tanıştığı yakın arkadaşları ile, 16 yaşında ve müzikte olgunlaşma dönemindeyken kurduğu “Yarınlara Haykırış” grubu ile farklı mekanlarda ve sivil toplum örgütlerinin gecelerinde çalmıştır. Henüz genç yaşında grubu ile çıkacakları konserleri düzenleyip, düğün salonu vb. farklı mekanlarda biletli konserler yapmıştır.

Grubuyla ilk konserlerini o zamanlarda aile üyelerine ve yakın çevrelerine veren Gökbayrak yine grubuyla yerel TV, radyo, farklı mekanlarda ve sahnelerde sayısız program yapmıştır. 20 yaşına geldiklerinde grup üyeleri başka meslekler seçmeyi düşündüğünü söyleyince, müzik kariyerine solo olarak devam edecek Gökbayrak ise hayatını tamamen müziğe adayacak ve başka bir şey yapmayacaktı. 20 yaşından sonra ise sayısız şehre keşif ve solo müzik yolculuğu başlamıştır. Ülkemizin 45 farklı şehrinde, ilk zamanlar en küçüğünden sonrasında en büyüğüne, önemli mekanlarda müzik yaptı. Henüz hiç ünlü olmadan milyonlarca insanla buluşup onlara kalbini ve o kalbin içindeki müziği sunmuştur. Halen de aktif olarak yalnızca müzik yapmaktadır.

Sadece folklorik türkülerin, etnik müziklerin, Rock müziğin tatmin etmediği ve müziğe evrensel bir vizyonla bakan Gökbayrak birçok etnik ve folklorik müziği içinde barındıran ve bu müzik türlerinin kültürü ve türüyle iç içe olan; hem geniş yelpazede folklorik türküler çalıp söyleyeceği, hem rock müzik yapacağı, yer yer mızıkası ve gitarıyla deneysel country ve çeşitli müzikler yapacağı, farklı kültür ve türleri harmanlandığı fantastik ve farklı tarzıyla Rıza, dünyada unutulmaz bir sanatçı olmayı hedeflemektedir.

Rıza Gökbayrak – Kırmızı

Bazı yaralar yârdan gelir
Bazıları sıradan
Hafızaya gerek yok
Geçmişim bana hayran

Ömrüm benim pabucu yarım
Çık dışarıya kaybedelim
Her köşe başında puşt gibi
Devriye yalanlar var

Şuncacık ömrümde talanlar var
Yâr değil aklımda yalanlar var
Bana sevda nerde diye soranlar var
Beni kim öldürdü sanıyorlar?

Söz – Müzik: Cüneyt Ergün