MUBI’ye Tepkiler Büyüyor: Uluslararası İsimlerden Sonra, Türkiye’den de 400 Sinema ve TV Emekçisi Bildiri Yayınladı!

MUBI’nin İsrail destekçisi Sequoia Capital’dan aldığı yatırım fonu, Türkiye’den yüzlerce sinema ve televizyon emekçisinin de tepkisini çekti.
Arthouse film platformu MUBI, yatırım aldığı Sequoia Capital şirketinin İsrail ordusu ve askeri teknoloji girişimleriyle olan bağları nedeniyle uluslararası arenada giderek artan bir tepkiyle karşı karşıya. Olaylar, Mayıs 2025’te MUBI’nin ABD merkezli özel sermaye şirketi Sequoia Capital’den 100 milyon dolarlık yatırım aldığını duyurmasıyla başladı. Bu yatırımın ardından, Sequoia’nın Gazze’deki askeri operasyonlarla doğrudan ilişkisi olduğu ve bu İsrail’in askeri teknolojisine yatırım sağladığı ortaya çıktı.
30 Temmuz 2025’te Variety’nin haberine göre, aralarında Ari Folman, Nadav Lapid, Amalia Ulman, Alex Russell, Radu Jude, Aki Kaurismäki, Miguel Gomes ve Joshua Oppenheimer gibi tanınmış isimlerin de bulunduğu 38 sinemacı, MUBI’ye “soykırımdan kâr sağlamak” olarak nitelendirdikleri bu ilişkiyi sonlandırma çağrısında bulundu. Sinemacılar, MUBI’den Sequoia Capital’ı kamuoyu önünde kınamasını, Sequoia temsilcisini yönetim kurulundan çıkarmasını ve gelecekte etik yatırım politikaları uygulamasını talep etti. Tepkiler sonucu Glasgow Centre for Contemporary Arts, Mexico City Cineteca Nacional ve Cinemateca de Bogotá gibi kurumlar, film festivali olan MUBI Fest ortaklığından çekildi; Valdivia Film Festivali ise MUBI’nin dağıttığı hiçbir filmi göstermeyeceğini açıkladı.
Bu uluslararası tepkinin ardından, Türkiye’den de güçlü bir ses yükseldi. Emin Alper, Pelin Esmer, Belmin Söylemez, Ceylan Özgün Özçelik, Şebnem Hassanisoughi ve Berke Baş gibi isimlerin de aralarında bulunduğu yaklaşık 400 sinema ve televizyon emekçisi, imzaladıkları ortak bildiriyle MUBI’nin bu yatırımı kabul etmesini kınadı. Bildiride, “Gazze’de süregiden soykırıma hizmet eden bu ekonomik zincire dolaylı olarak dahil olmak istemiyoruz.” denilerek, MUBI’nin uluslararası “Filistin İçin Sinema Emekçileri” çağrısına kulak vermesi ve “ivedilikle bu korkunç yanlıştan geri adım atması” talep edildi.
Bildirinin tam metni ise şöyle:
“Bizler, Türkiye’de sinema ve televizyon alanında üretim yapan emekçiler ve sinema paydaşları olarak, kuruluşundan bu yana maddi ve manevi destek sunduğumuz ve bağımsız sinema alanı için varlığını önemli bulduğumuz MUBI’nin, filmlerimiz aracılığıyla elde ettiği görünürlüğü; Gazze’de yaşanan soykırım ve savaşı finanse eden bir şirketle paylaşmasını kabul etmiyoruz.
2025 yazında, küresel sanat sineması platformu MUBI, ABD merkezli özel sermaye şirketi Sequoia Capital’den 100 milyon dolarlık bir yatırım aldı. Sequoia Capital, İsrail askeri istihbarat mensupları ve Palantir’in eski yöneticileri tarafından kurulan Kela adlı savunma teknolojisi girişimine de yatırım yaptı. Kela’nın, İsrail ordusuna yapay zekâ entegrasyonu sağlayan bir savaş yazılımı sistemi geliştirdiği gerçeği, MUBI’yi bu ekonomik ağın bir parçası ve dolaylı olarak bu suç ortaklığının bir bileşeni hâline getirmektedir. Bu durum, MUBI ile çalışan biz sinema emekçilerini, festivallerden dağıtım süreçlerine kadar emeği geçen tüm sektör bileşenlerini ve platformun varlık nedenini oluşturan izleyicileri doğrudan ilgilendirmektedir. Gazze’de süregiden soykırıma hizmet eden bu ekonomik zincire dolaylı olarak dahil olmak istemiyoruz.
Sinemayı yalnızca bir mecra değil; aynı zamanda bir vicdan, ifade ve adalet alanı olarak görüyor; MUBI’ye Filistin İçin Sinema Emekçileri (Film Workers for Palestine) kolektifinin 9.000’i aşkın sinema çalışanı adına yazılan açık mektubunu ve ardından uluslararası 38 sinemacının yaptığı ortak çağrıyı destekliyoruz.
MUBI’nin bugün aldığı her tutum, yalnızca iş modelini değil, onu var eden sanatçıları, izleyicileri ve kültürel hafızayı da doğrudan etkilemektedir. Gözlerimizin önünde büyük bir insanlık suçu işleniyorken, MUBI’nin sektörden gelen ihtarları ciddiye almasını istiyor, acilen sorumluluk alarak bu korkunç yanlıştan ivedilikle geri adım atmasını bekliyoruz…
Sessiz kalmak, taraf olmaktır!”
MUBI ise gelen tepkilere karşı yaptığı önceki açıklamalarda, yatırımcıların bireysel görüşlerinin şirketin pozisyonunu yansıtmadığını savunmuş, ancak son gelişmeler hakkında yeni bir yorum yapmamıştı.